listelericinklavuzz

banner_tsfgvsb_logo2

banner_tsf20yilbanner_lig_logo

Türkiye İş Bankası
"Top yuvarlaktır, satranç ondan da yuvarlaktır"
ersin_kucukTürkiye İş Bankası Satranç Liginin beşinci turunun ardından İTÜ Spor Kulübü yöneticisi Ersin Zihnioğlu ile sohbet ettik.

Fatma Koç Öztürk: İTÜ takımı yıllardır satrancın içinde olan çok köklü bir takım. Geçmişten bugüne İTÜ'yü nasıl anlatırsınız?

Ersin Zihnioğlu: İstanbul Teknik Üniversitesi'nin geçmişinde bir satranç geleneği var. Bizim 40 yıl önce okuduğumuz dönemde Gümüşsuyu'nda yer alan yurdumuzun altında satranç salonu vardı. Satranççı arkadaşlarımız gider orada oyunlarını oynarlardı. Tabii ki bu gelenek hocalarımızdan kaynaklanıyordu. Makine Mühendisliği hocalarından rahmetli Selim Palavan, sonraki kuşaktan İnşaat Fakültesi'nin Mekanik kürsüsünde hoca olan Sıracettin Bilyap'ın satranç geleneğini yaymak hususunda çok ciddi katkıları olmuştur.

Biz öğrenciyken Sıracettin Bey asistan doktor idi. Onun yazdığı çözülmüş mekanik problemlerinden çok istifade etmişimdir. Dolayısıyla böyle yerleşmiş bir gelenek var. Maalesef son yıllarda bu unutuldu.

Sizce bunun nedeni ne olabilir?

Yeniden canlandırmaya çalışıyoruz. Bu sadece teknik üniversitesiteye has bir şey değil, bir özenti, Amerikan özentisi oldu. Mesela Gazi Üniversitesi Mühendislik Fakültesinde de beysbol türü oyunlar var. Teknik üniversitede de aynı şekilde. Tabii değişen şartlar insanların alışkanlıklarını veya beğenilerini değiştirdi.

Turnuva ortamını nasıl buldunuz?

Şu anda gördüğüm nokta güzel. Geçmişte ufacık otellerde, salonlarda hatta bodrumlarda maç yaptığımızı hatırlıyorum. Gençlik Spor Genel Müdürlüğü'nün en üst katındaki yemekhanede oynardık. Yaz aylarında Erciyes'in tepesinde işlevini yitirmiş misafirhanelerde maç oynayan kişiler için bu büyük bir değişiklik. Ama genç kuşak bu sıkıntıları bilmediği için bazen yer ve koşullar konusunda aşırı tepkide bulunabiliyorlar. Bu tabii bu durum şundan kaynaklanıyor; Türkiye'de milli gelir arttı, insanların refahı da arttı. Genç kuşağa eskiden yaşanan sıkıntıları anlatmak çok olası değil. O durumlardan bugüne geldik. Şimdi beş yıldızlı otellerde, çok iyi şartlarda turnuvalara katılabiliyoruz. 300 civarında oyuncunun olduğu bir turnuvada 85 unvanlı sporcunun olması gerçekten mutluluk verici bir şey.

Hedefiniz

Ümit ediyoruz şampiyon oluruz. Gayretimiz onun üzerine.

IMG_6747


En büyük rakibiniz BJK. Boş günün ertesi sabahı karşılaşacaksınız. Herkes dinlenmiş olacak.

Öyle umuyoruz. Hatta şimdiden birinci masamızı dinlendirmeye başladık. Victor Bologon izin istedi, biz de gerekli izni verdik. Tabii bizler için de zor oluyor. Oyun dışında herkesi gözlediğimiz için biz heyecan içinde yoruluyoruz. Hatta benim tansiyonum çıkıyor, iniyor. Dolayısıyla çok stresli bir işle meşgulüz. Ama çok da seviniyoruz. Önderlik yapmak gibi bir işlevimiz olduğunu düşünüyorum. Özellikle birinci lig takımları için. Daha güçlü takımların oluşmasını hep arzu ederiz. Onun için de güçlü finansörler gerekiyor. Amacımız onları bulabilmek.

Geçmiş sezonlarda kadronuzda hiç yabancı sporcu bulunmadan ligde oynamıştınız değil mi?

Evet bir sezon öyle oldu. Çünkü şampiyonluğu da aday değildik. Böyle bir işlevimiz vardı. Baktık ligde adımızı yok olup gidecek, transfer yapmak durumunda kaldık.

Sanıyorum buradaki en eski kulüp yöneticisi sizsiniz

Şimdi ligdeki diğer yöneticilerle, oyuncularla hemen her gün konuşuyoruz. Bizim ikinci ligden birinci lige çıktığımız sene Vahap Şanal doğmuş. Ligdeki yöneticiler içinde en eskisi oldum. 15 senedir bu işle uğraşıyorum. Çok hızlı bir değişim oldu. Yöneticilerden de kaptanlardan da çok gidenler, değişenler oldu. Ligin yapısı da insanlarda değişti.

Bayan masanın kaldırılması da önemli değişiklikler arasında

Evet bence iyi de bir değişiklik oldu. Ali Nihat Bey'in bu işler başladığında ligi 12 masaya çıkartmak gibi bir fikri vardı. Biz ona çok karsı çıktık. Hala da problemin çözüldüğünü zannetmiyorum. Küçük masaların idaresi çok zor. Yöneticilere çok küçükleri idare etmek bakımından büyük sorumluluk düşüyor. Ailelerle gelenler de var. Fakat gelmeyenlerle de sizin yakından ilgilenmeniz gerekiyor. Bu zor. O zamanlar Ali Nihat beyin bir psikolog bulunduralım gibi bir fikri vardı ama onu maalesef gerçekleştiremedik. İnşallah ona da gerek kalmaz.

Sizce gerçekten gerekli mi?

Mesela üç beş sene evvel İstanbul Satranç Derneğine uğradım. Bizim İTÜ'lü eski satranççı arkadaşlardan üstat lakaplı bir arkadaşımız var. Üstat bana İngiliz şampiyonunun hükümetin tahsis ettiği bir doktor ve hemşireyle birlikte maçlara gittiğini, onların kontrolünde görev yaptığını söyledi. Dolayısıyla böyle aşırı olaylarda olabiliyor. Bu da bu sporun doğasından kaynaklanan bir şey. Onu da anlayışla karşılamak lazım.

Takımın durumundan biraz bahseder misiniz?

Durumumuz nazar değmesin gayet iyi gidiyor. Ama onun ötesinde iddialı sözler söylemek istemem. Arkadaşlarımı hep dillendiriyorum "top yuvarlaktır ama satranç ondan da yuvarlaktır" diyorum. Dolayısıyla son ana kadar hiçbir şey belli olmaz. En son anda birisi düşer, sürpriz beraberlikler olur... bir şey söylemiyorum ama tahmin ediyorum ilk üçün içine gireriz. Hem bizim için hem de Türk satrancı için inşallah kazanç olur diyoruz.

IMG_6748
 
Turkish Chess Federation © 2012